TEMİZ BİR DÜNYA İÇİN


Yeni bir yüzyıla başlamak için çok az bir süre kaldı! Yeni bir yüzyıla girerken, dünyamız büyük savaşları teknolojik gelişmeleri,ekonomik büyümeyi ve evrende dünyamıza yakın diğer ortamları tanıdı. Ateşin bulunmasıyla başlayan doğaya karşı mücadele insanoğlunun bencilce tutumu nedeniyle günümüzde çevresel bir felakete dönüştü. özellikle 2. Dünya savaşı sonrasında hızla artan nüfus ve gelişen teknolojiler neticesinde doğal alanlar kirletildi ve yapay çevrelere dönüştürüldü.

Ülkemiz de yaşanan bu çevresel tahribattan payını aldı. Hızla ve çarpık büyüyen şehirler, 1. Sınıf tarım alanlarını dahi sanayi kuruluşlarına açan uygulamalar..Atıklarla kirletilen hava,toprak ve sular.. Betonlaştırılan kıyılar! Tahribattan yavaş yavaş payını almaya başlayan dağlar.. İşte gelecek kuşaklara bırakacağımız mirasımız! olacaktır.

Oysa, yaşanabilir bir çevre, sağlıklı ve temiz bir ortam bizlerin olduğu kadar gelecek kuşakların da hakkıdır. bunun için de çözüm yolları bellidir

Her ortamın bir taşıma kapasitesi vardır. dolayısı ile uygulamalar, ortamların bu kapasiteleri göz önüne alınarak gerçekleştirilmelidir.
Yaşam için gerekli kaynakların sürekliliğini sağlayacak uygun kullanım planları geliştirilmelidir.
Ekolojik çeşitlilik mutlaka korunmalı,aksine uygulamalardan derhal vaz geçilmelidir
Teknolojik gelişmelerde kazanç düşüncesi yanında çevreyi koruyucu tedbirler de mutlaka düşünülmelidir.
Unutulmamalıdır ki doğanın maliyeti "sıfır" değildir. İçinde yaşadığımız doğayı ve çevreyi koruyucu tedbirler alınmadığı takdirde dünyamız bir yaşam alanı olmaktan çıkacaktır. Nabzı gittikçe yavaşlayan bir hasta gibi "son nefesine" yaklaşan dünyamızın tekrar sağlığına kavuşturulması yine bizlerin elindedir.



UNUTMAYINIZ Kİ; ÇEVRE GELECEĞİMİZDİR